Katarakt, gözün lensinin bulanması sonucu oluşan görme bozukluğudur. Genellikle yaşla birlikte gelişir ve 60 yaşından sonra sık görülen bir durumdur ancak bazı durumlarda genç yaşta da katarakt oluşabilir. Genç yaşta katarakt görülme sıklığı, yaşa ve diğer faktörlere göre değişebilir. Genellikle, yaşla birlikte artan katarakt görülme sıklığı 60 yaşından sonra daha yüksek bir orana ulaşır ancak bazı durumlarda, genç yaşta da katarakt oluşabilir.
Doğuştan ya da genetik nedenler, trafik kazaları, ilaçlar, UV ışığı, hastalıklar, alkol ve sigara kullanımı gibi faktörler genç yaşta katarakt oluşumunu tetikleyebilir. Genç yaşta katarakt oluşumu, her yıl görme bozukluklarının taranması ve erken teşhisi amacıyla yapılan göz muayeneleri ile fark edilebilir. Bilinen bir kanı olarak genç yaşta katarakt oluşma oranı, ilerleyen yaşlardan sonraki oranlardan daha düşüktür.
Genç Yaşta Katarakt Oluşma Nedenleri Nelerdir?
Genç yaşta katarakt oluşmasına neden olan faktörler genel olarak şunlardır:
- Doğuştan: Bazı insanlar doğduklarında ya da bebekken kataraktı olan ya da yatkın olduğu genetik durumları vardır. Bu genetik durumlar aileden aktarılabilmektedir.
- Miyopi: Miyopi ve katarakt arasındaki ilişki, miyopik hastalarda katarakt oluşma riskinin daha yüksek olduğunu gösterir. Miyopik hastalar daha erken yaşta katarakt oluşma riskiyle karşı karşıya kalabilirler. Bunun nedeni, miyopik hastalarda gözün daha fazla uzunluğu ve dolayısıyla daha fazla stres altında olmasıdır ayrıca miyopik hastalar daha fazla UV ışığına maruz kalabilirler ve dolayısıyla daha fazla lens hasarına uğrayabilirler.
- İlaçlar: Bazı ilaçlar, gözdeki lensin bulanmasına neden olabilir. Örneğin, kortikosteroidler, kalsiyum kanal blokerleri ve dilatasyon göz damlaları katarakt oluşumunu tetikleyebilir.
- Üveit: Üveit, göz içinde bulunan üvea dokusunun iltihaplanması sonucu ortaya çıkan bir hastalıktır. Uzmanlar Üveit sorunu yaşayan bireylerin katarakt riskiyle daha fazla karşı karşıya kaldıklarını ortaya koymaktadır.
- Hastalıklar: Bazı hastalıklar, katarakt oluşumunu tetikleyebilir. Örneğin; diyabet, hipertansiyon ve tüberküloz gibi.
- Alkol ve sigara kullanımı: Alkol ve sigara kullanımı, gözdeki lensin zarar görmesine ve bulanmasına neden olabilir.
Genç yaşta katarakt oluşumu, görme bozukluğunun erken teşhis edilmesini ve tedavi edilmesini gerektirir. Kataraktın tedavisi cerrahi müdahaledir ve lensin bulanmış olan kısmı, net ve berrak bir lensle değiştirilir. Cerrahi müdahale, genellikle kolay ve kısa süreli bir işlemdir ve hastalar genellikle aynı gün içinde evlerine dönebilirler.
Genç Yaşta Oluşan Katarakt Nasıl Tedavi Edilir?
Genç yaşta katarakt, cerrahi yöntemlerle tedavi edilebilir. Katarakt cerrahisi, gözün lensini bulanmış olan lensi yerine net bir lens yerleştirmek için yapılan bir ameliyattır. Katarakt cerrahisi, genellikle anestezi altında ve günlük yaşama kısa sürede dönülebilecek bir ameliyattır. Göz hekimi, genç yaşta katarakt tanısı alan hastalar için en uygun yöntemi belirlemek için hastanın kişisel ihtiyacını, görme bozukluğunun seviyesini ve diğer sağlık durumlarını değerlendirecektir. Katarakt cerrahisi, hastanın görme keskinliğini ve kalitesini iyileştirebilir ve görme kaybını önleyebilir.
Genç yaşta katarakt tedavisi, diğer yaş gruplarındaki tedavilere göre daha zor olmayabilir ancak cerrahi yöntem seçimi açısından daha fazla dikkat gerektirebilir çünkü genç yaşta olan hastaların gözlerinin hala gelişme sürecinde olduğu ve dolayısıyla daha fazla dikkat gerektirebilecek faktörler bulunabileceği unutulmamalıdır. Göz hekimi, hastanın kişisel ihtiyacını, görme bozukluğunun seviyesini ve diğer sağlık durumlarını değerlendirecek ve uygun tedavi yöntemini belirleyecektir. Cerrahi yöntem, hastanın görme keskinliğini ve kalitesini iyileştirmek ve görme kaybını önlemek amacıyla tasarlanmıştır ve genellikle başarıyla uygulanabilir. Doğru tedavi ve bilgi için uzman doktorlara başvurmak tedavi açısından oldukça önemlidir.
“Bu sayfada yer alan ifadeler bağlayıcı ve tedavi maksadıyla kullanılmaya uygun değildir. Sağlık sorununuzun tedavisi için kendinize en uygun tedavinin geliştirilmesi için sağlık kuruluşlarından ve uzman hekimlerden bilgi alınız.”
Kaynakça: Truscott, R. J. (2005). Age-related nuclear cataract—oxidation is the key. Experimental eye research, 80(5), 709-725.
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden 1992 yılında mezun oldu. Aynı yıl Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı’nda asistanlık eğitimine başladı. 1997 yılında uzman olduktan sonra aynı yıl uzman doktor olarak aynı klinikte Retina Hastalıkları ve Vitreoretinal Cerrahi alanında uzmanlaşmak üzere görevine devam etti. Bu konudaki eğitimini, çeşitli dönemlerde Antwerp-Belçika (Dr.Zivanovic Kliniği), Frankfurt-Almanya (Dr.Eckardt Kliniği), Duisburg-Almanya’da gerçekleştirdi. 2004 yılında doçentlik, 2010 yılında profesörlük ünvanını alan Dr.Erakgün, 2013 yılında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı’ndaki görevinden ayrılmıştır. Şu anda Kaşkaloğlu göz hastanesinde çalışmalarına devam etmektedir.